Rio olimpiyatları sona ereli 20 gün oldu. Bir çok ülke 2020 Tokyo Olimpiyat hazırlığına başlamışlardır.

Türk sporunda neler oluyor?

Spor Teşkilatı yani SGM yönetimi 2012-2016 Olimpiyatlarına ülkemizi taşıyan organize olan bir yapıyı koruyarak bu günlere geldi. Hakikaten son iki olimpiyattada bir çok ilkler yaşandı. Özellikle 2012 Londra olmpyatına 114 sporcu ile katıldık bu bir ilkti... 2016 Olimpiyatına ise tarihimizin en kalabalık 21 Branşıyla katıldık. Bunlar gözden kaçan başarılardı. Ekibin tek sıkıntısı olimpiyatlarda madalya sıkıntısı idi. Ancak 2016 Rio'da küçükte olsa belli bir başarıyı güreşin sayesinde yakaladık güreşin 52 yıl sonra olimpiyatta 5 madalya alması yüzümüzü güldürdü. Kalan diğer 3 madalyanın ikisini başarıda sınıfta kalan (Son Rapora göre) halter ve atletizm branşı almış, Son bir madalyayı  ise Taekwondo branşı ülkemize kazandırmıştı. 

Anadoluda bir söz var 'Eğri oturalım,Doğru konuşalım' diye... Evet şimdi doğruları konuşmakta fayda var. Spor Bakanının Radikal açıklamaları Türk spor camiasını mutlu etti. Uzun yıllardır beklenen bir açıklamaydı... İnşaallah temennimiz çok kısa bir zamanda bu kararlar gerçekleşir ve Türk sporu nefes alır. Değişim sadece sporda olmamamlı idaredede büyük değişiklikler olmalı...Denenmiş bir kadro Türkiye'yi 2020 TOKYO olimpiyatlarına taşıyabilirmi? nasıl ki Federasyon Başkanlarında kalite,vizyon,aranmaya başladı, idaredede liyakat ve ehliyet baz alınarak yöneticiler değerlendirilmeli...Siyasi atamalaradan çok ehliyete önem verilmeli...Uzun bir dönemdir siyasi referanslar ehliyetin önüne geçtiğinden atamalarda kalite gözetilemedi. Çünkü artık Türk sporunun gerçeklerle yüzleşmesinin vakti geldİ. Başarısızlık Federasyonların üzerine atılarak işin içinden çıkılmamalı... Lütfen idare kademesinde olan sayın yöneticilerimiz 1 madalyanın maliyetini kamu oyuna sunmalı. 103 sporcu ile katıldığımız Rio Olimpiyatlarında 29 sporcuya peynir ekmek gibi dağıtılan Türk vatandaşlığı unvanı sorgulanmalı. Bir tek Rio olimpiyatları nın Türkiye'ye maliyeti  bile  ortaya konabilse şeffaflaşsak bu bile Türk sporunun geleceği için ümit verir. Kesinlikle eminimki Sayın Bakanın Radikal açıklamalarından sonra Federasyon Başkanları gibi Spor Teşkilatında ki zatı muhteremlerde koltuklarını korumak için siyasi referans aramaya başlamışlardır. Saygıdeğer spor teşkilatı koltuklar kimseye payidar değil sizin içinde nöbet değişimi olması hiç fena olmaz diye düşünüyorum.Zaten Türk Bürokrasisinde en büyük sorun koltuklara yapışan yöneticiler olması Başarı/Başarısızlık kimsenin umurunda değil.Tek bir sevda var spordan çok  KOLTUK SEVDASI gibi görünüyor.

Sayın Bakanın açıklamalarından sonra bir tek özeleştiri yaparak istifa eden Federasyon başkanı veya Spor Teşkilatından Yönetici varmı, duydunuzmu  öyle bir YİĞİT......

Türk sporu Başarı istiyorsa GERÇEKLERLE ŞİMDİ YÜZLEŞME VAKTİDİR.

En son Sportif Değerlendirme Kurulunun yayınlamış olduğu Federasyonlar Performans raporunda Sayın Bakanın,sayın Müstaşarın Radikal değişimine direnç gösterip aday olacak federasyon Başkanı varmı?

Yada Alttan alta birileri Tavşana kaç ,Tazıya tutmu diyecekler? Bekleyip göreceğiz...


KIsaca Türkiye’de  Ne birlikte iş yapmanın zevkine varabiliyoruz, ne birlikte kazanmayı kutlayabiliyoruz.

Daha acısı, gerçeklerle yüzleşmeye cesaretimiz olmadığı için değişemiyoruz. Her zaman doğru olduğumuza ilişkin tuhaf inanç, gerçeğin başka türlü olduğunu fark etmemize ve değişmemize izin vermiyor.

Bu vesle ile Tüm spor camiasının Kurban Bayramını kutluyorum.İnşaallah Türk Sporu Bayarmdan sonra ikinci bayramınıda yaşar diye ümit ediyorum.